Güneş, pırıl pırıl parlıyordu. Aysima abla, Emiray ve Miraç, Muhammet abiyle birlikte pikniğe gidiyorlardı. Aysima abla, büyük bir sepet içinde nefis kurabiyeler, sulu meyveler ve sandviçler hazırlamıştı. Emiray, heyecanla 'Aman Allahım, ne güzel bir gün!' diye bağırdı. Miraç ise, sepetin yanına koşturup, 'Ben kurabiyeleri taşıyacağım!' diye ısrar etti. Muhammet abi, 'Tamam Miraç, sen taşı ama dikkatli ol' dedi gülümseyerek. Yola koyuldular. Ormandan geçerken, şirin bir sincap gördüler. Sincap, onlara sevimli bir şekilde baktı. Emiray, 'Bakın, ne güzel bir sincap!' diye fısıldadı. Miraç, sincaba sakince yaklaşarak, ona bir kurabiye uzattı. Sincap, kurabiyeyi hızla kaptı ve bir ağaca tırmanarak kayboldu. Aysima abla, 'Doğaya saygı duymak ve hayvanları korumak çok önemli çocuklar,' dedi. Muhammet abi ise, 'Evet, doğayı kirletmemeli ve hayvanlara zarar vermemeliyiz' diye ekledi. Piknik alanına vardıklarında, herkes yerleşip kahvaltı yapmaya başladı. Güneşin sıcaklığı, yüzlerine vuruyordu. Herkes kahvaltıdan sonra oyun oynamaya başladı. Emiray ve Miraç, birbirleriyle kovalamaca oynadılar. Aysima abla ve Muhammet abi de onlara katıldı. Kahkahaları, ormanın sessizliğini bozuyordu. Oyun oynarken, Emiray birden yere düştü ve dizini hafifçe sıyırdı. 'Auv!' diye bağırdı. Aysima abla hemen yanına koştu ve dizini öptü. 'Geçer Emiray, merak etme' dedi. Muhammet abi, küçük bir bandajla Emiray'ın dizini sardı. Öğleden sonra, Aysima abla, Emiray ve Miraça, uykunun önemini anlatan bir hikaye anlattı. 'Çocuklar, iyi bir uyku, bedenimizi ve zihnimizi dinlendirir. Uyku, büyümemiz ve öğrenmemiz için çok önemlidir. Yeterince uyumadığımızda, yorgun, huzursuz ve hasta olabiliriz. Bu yüzden her gece, yeterli süre uyumaya çalışmalıyız' dedi. Miraç, 'Anladım Aysima abla, artık her gece erkenden yatağa gireceğim' dedi. Emiray ise, 'Ben de, güzel rüyalar görmeyi çok seviyorum' dedi. Akşam yaklaşırken, herkes yorgun ama mutluydu. Pikniğin ardından, eve doğru yola koyuldular. Araba yolculuğu boyunca, gün boyunca yaşadıkları maceraları konuştular. Herkes çok eğlenmiş ve yeni şeyler öğrenmişti. Eve vardıklarında, herkes mutlu bir şekilde uykuya daldı. Uykuya dalmadan önce, Miraç, 'Bu gün çok güzeldi. Teşekkür ederim Aysima abla ve Muhammet abi!' dedi. Emiray, 'Ben de çok eğlendim. Yarın tekrar pikniğe gidebilir miyiz?' diye sordu. Aysima abla ve Muhammet abi, 'Elbette, çocuklar. İstediğiniz zaman pikniğe gidebiliriz' diye cevapladılar. Herkes mutlu ve huzurlu bir uykuya daldı, çünkü güzel bir gün geçirmiş ve uykunun önemini öğrenmişlerdi. Sabah, güneşin doğuşuyla birlikte, herkes mutlu bir şekilde uyandı. Yeni bir günün heyecanı ve mutluluğu, yüzlerine yansıyordu. Bu güzel günün anısı, kalplerinde uzun süre kalacaktı. Çünkü bu gün, sadece bir piknik değildi; aynı zamanda, doğayı sevmenin, arkadaşlıkla paylaşmanın ve uykunun önemini öğrenmenin bir vesilesiydi.