Eski, iki katlı bir evin çatısında bir güvercin yaşarmış. Bu güvercinin adı, Piko’ymuş. Uzun yıllardır burayı kendi evi olarak benimseyen Piko, yalnızlıktan sıkılmış. Artık bir arkadaşı olsun istiyormuş. Aslında çocuklar, bu evin bahçesinde hep oyunlar oynamaya gelirlermiş. Piko da onlarla oynamayı çok istiyormuş ama çocuklar onun konuşan bir güvercin olduğunu görünce şaşırıp korkabilirlermiş. Bu yüzden çocuklarla konuşmuyormuş.
Bu eski evde, sıkıntıdan uçan Piko, bir gıcırtı duymuş. Merakla etrafına bakınmaya başlamış. Bir de ne görsün? Eve üç çocuk girmiş. Bu çocukların isimleri Berke, Burak ve Asya’ymış. Meraklı çocuklar, evin içinde ne olduğunu merak etmişler ve bir el feneri alıp eve girmişler. Çocuklar gezinirken, Piko gizlice onları izliyormuş. “Onlarla arkadaş olmayı çok isterdim.” Demiş kendi kendine. Çocukları gözetlemeye devam etmiş.
En önde Burak, Burak’ın ardında Asya ve Berke ilerliyormuş. Bu eski, esrarengiz evi gören Berke’nin korkudan neredeyse dili tutulacakmış. İçinden: “ Burak ve Asya hiç korkmuyor mu acaba?” diye kendi kendine konuşuyormuş. Burak ise bu arada korkmadığını göstermek için önden ilerliyormuş. Çocuklar bir merdiven görmüşler. Yıkık dökük bir merdivenmiş bu.
“Haydi, buradan gidiyoruz. “ demiş Burak eski merdiveni göstererek. Asya konuşmuş:
“Hayır Burak, bu merdiven çok tehlikeli. Hem burası ürkütücü. Daha fazla durmayalım ve çıkalım bu evden. “
Ama Burak dinler mi? İnat etmiş. İlla çıkacakmış bu merdivenlerden.
“Siz isterseniz dönersiniz, ben gidiyorum. “demiş Burak.
Asya Berke’ye bakmış. Berke korkudan bembeyaz kesilmiş. Asya Burak’a bakarak onaylamaz şekilde kafa sallamış ve:
-Seni yalnız bırakamayız ama yukarı gelmeyeceğiz. Berke’yle burada bekliyoruz.
Demiş. Berke de :
“Ben de seninle gelme taraftarı değilim Burak. Bana kalırsa sen de gitmemelisin.”
Burak iki arkadaşını da önemsemeden, merdivenden çıkmaya başlamış. O da ne? Basamaklar gıcırdıyormuş. Burak korksa da, arkadaşları onu izlerken korktuğunu belli edemezmiş. İlerlemeye devam ederken, basamaklardan biri çökmüş ve Burak tam aşağı düşecekken kendini havada uçar vaziyette bulmuş. “Bu da nesi?” diye düşünmüş Burak. Şaşkınlıkla kalakalmış. Meğerse, Burak tam düşeceği sırada Piko onu yakalayıp havaya kaldırmış. Asya ve Berke, korkudan çığlık atıyorlarmış. Piko Burak’ı yavaşça arkadaşlarının yanına indirmiş.
Piko çocuklara:
“Çocuklar, lütfen korkmayın. Ben konuşabiliyorum ve size zarar vermek istemiyorum. Burada çok yalnızım ve hiç arkadaşım yok.” Demiş.
Çocuklar Piko’nun kendileriyle konuştuğunu duyunca çok şaşırmışlar. Ama hiç arkadaşı olmaması gerçekten çok üzücüymüş. Çocuklar güvercin Piko’yla uzun uzun sohbet etmişler ve Piko ile arkadaş olmuşlar. Piko’yu her gün ziyaret etmişler ve onunla oyunlar oynamışlar. Piko artık çok mutluymuş.
Bu metin kocamanbisite.com için özel olarak yazılmıştır. Ticari maksat taşıyan tüm diğer dijital ortamlar ve basılı mecralarda kullanımı, kopyası, atıfı yasaktır. Eğitim maksatlı kullanım için her bir içeriğe yönelik izin alınması zorunludur. İzinsiz kopyalamanın tespiti durumunda uyarı verilmeksizin hukuki yollara başvurulacaktır.