Büşra, güzel çiçeklerle dolu bahçesinde oynuyordu. Yüzünde küçük bir gülümseme vardı ama gözleri yine de üzgündü. 'Berke'nin bugün gelemeyeceğini düşününce içim buruklaşıyor,' diye mırıldandı. Berke, Büşra'nın en yakın arkadaşıydı. Berke, Büşra'ya çok değer veriyordu. 💖 Ama bugün Berke'nin ailesiyle tatile gitmeleri gerekiyordu. Büşra bahçede dolaşırken, gökyüzünde parlak bir ışık gördü. Yaklaştığında, gökkuşağı renklerinde tüylü, minik kuşlar gördü. Kuşlar, Büşra'ya doğru uçtular ve etrafında dönmeye başladılar. Büşra, 'Merhaba!' diye haykırdı. Gökkuşağı kuşlarından biri, 'Merhabalar Büşra! Biz senin üzgün olduğunuzu gördük ve sana yardım etmeye geldik.' dedi. Büşra, 'Nasıl yardım edebilirsiniz ki? Berke çok uzakta ve ben onu çok özlüyorum.' dedi. Kuş, 'Biz sihirli kuşlarız! Berke'nin kalbine bir gökkuşağı parçası bırakacağız ve böylece sen de onu her zaman yanında hissedeceksin.' dedi. Büşra'nın yüzü sevinçle aydınlandı. Kuşlar, Büşra'ya doğru uçtular ve kalbine gökkuşağının en güzel renklerini bıraktılar. Büşra, 'Oh! Bu harika! Şimdi Berke'yi hep yanımda hissedebilirim!' dedi. Büşra, o günden sonra her zaman Berke'yi yanında hissetti. Gökyüzündeki gökkuşağının parlak renklerini gördüğünde Berke'nin gülümsemesini ve onunla oynadığı güzel günleri hatırladı. Berke'nin gitmesine üzüldü, ama bu güzel anılar ve gökkuşağı kuşlarının sihirli armağanı onu her zaman mutlu etti.