Elif, Nisa ve Eymen; Babaanne ve Babalarıyla birlikte, küçük bir kasabada yaşıyorlardı. Elif en büyük kardeş, Nisa ortanca kız ve Eymen ise ailedeki tek erkek çocuktu. Okulda Elif ve Nisa ders çalışmayı pek sevmiyorlardı, sürekli oyun oynuyor, dedikodu yapıyor, derslerden kaçıyorlardı. Eymen ise tam bir tersine, uzaya ve bilime çok meraklıydı, gününü kitap okuyarak ve bilimsel projeler üzerinde çalışarak geçiriyordu. Ama ne yazık ki, kardeşleri gibi o da derslerine gereken özeni göstermiyordu. Bir gün okulda, yeni bir bilim projesi duyurusu yapıldı. Projenin konusu; ‘Geleceğin Uzay Araçları’ydı. Ödül ise, gerçek bir uzay üssüne ziyaret ve astronotlarla buluşma hakkıydı. Eymen heyecanlanmıştı, yıllardır hayalini kurduğu bir fırsattı bu. Ancak Elif ve Nisa, projenin sadece sıkıcı bir okul işi olduğunu düşünüyor, katılmak istemiyorlardı. ‘Bizim işimiz uzay değil, oyun oynamak!’ diyorlardı. Eymen, kardeşlerini ikna etmeye çalıştı. ‘Bakın, bu sadece bir proje değil! Gerçek bir uzay üssünü ziyaret etme şansımız var! Düşünsenize, astronotlarla tanışacağız, uzay gemilerini göreceğiz!’ diye yalvarıyordu. Ama Elif ve Nisa hiç ikna olmadılar. Hatta Eymen’in bu kadar bilime meraklı olmasına bile alaycı şekilde gülüyorlardı. Annesi bu duruma çok üzülüyordu. Babalarına, 'Çocuklar derslerine hiç çalışmıyorlar, özellikle Elif ve Nisa tamamen umursamazlar. Eymen de diğerlerine özen göstererek onların yolundan gitmeye başladı. Bunun düzelmesi gerek!' diye dert yanıyordu. Babaları, 'Haklısın canım, ama onlara nasıl yaklaşacağımızı bilmiyorum. Kızdığımda daha da kötüleşiyorlar.' diyordu. Annesi ise oldukça öfkeliydi ve çocukları bir güzel payladı. Eymen, kardeşlerinin ilgisizliğine rağmen projeye başlamaya karar verdi. Günlerce çalıştı, araştırdı, çizimler yaptı, modellemeler geliştirdi. Projesine tüm enerjisini ve zamanını harcadı. Kardeşleri ise günlerini oyun oynayarak ve boş zamanlarını değersizce harcayarak geçirdiler. Eymen'in çalışkanlığı ve azmi, okulda herkesin dikkatini çekti. Öğretmenleri onun yeteneğinden çok etkilenmişti. Proje teslim günü geldi. Eymen, özenle hazırladığı projesini heyecanla sunuma hazırladı. Elif ve Nisa ise hiç çalışmadıkları için evde kalmayı tercih ettiler. Eymen'in projesi, özgünlüğü, yaratıcılığı ve bilimsel doğruluğu ile jüriyi çok etkiledi. Proje, geleceğin uzay seyahatleri için devrim niteliğinde bir fikirdi. Ödülü kazandı! Eymen, uzay üssünü ziyaret etme fırsatı yakaladı. Astronotlarla tanıştı, uzay gemilerini yakından inceledi, hatta bir simülatörde uzay yolculuğu bile deneyimledi. Bu muhteşem deneyim, hayatını değiştirdi. Uzay üssünden döndüğünde, kardeşlerine ve ailesine bu deneyimini anlattı. Elif ve Nisa, Eymen'in anlattıklarını dinlerken, ilk defa uzayın ve bilimin ne kadar büyüleyici olduğunu fark ettiler. Eymen'in başarısı, onların gözlerini açmıştı. Eymen'in başarısı, yalnızca ona değil, ailesine de büyük bir mutluluk getirdi. Annesi ve babası, çocuklarının derslerine daha çok önem vermeleri gerektiğini anladılar. Elif ve Nisa ise, ders çalışmanın ne kadar önemli olduğunu ve bilimin ne kadar heyecan verici olduğunu öğrendiler. Bundan sonra derslerine daha çok çalışmaya ve Eymen’e daha çok destek olmaya karar verdiler. Eymen'in uzay macerası, sadece onun hayatını değil, tüm ailesinin hayatını değiştirdi. Bu macera, onlara ders çalışmanın ve azmin önemini, hayal kurmanın ve çalışmanın gücünü öğretti. Ve en önemlisi, aile bağlarının ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlattı.