Küçük Beste, müzikle dolu bir evde yaşıyordu. Her sabah, kuşların cıvıltılarıyla uyanıyor, gün boyu müzik notalarıyla dans ediyor ve akşamları da yıldızların altında piyanosunun tuşlarına dokunuyordu. Ancak Beste'nin en büyük hayali, piyanosunun sihirli bir hale gelmesi ve çaldığı müziklerle dünyayı renklendirmekti. Bir gün, Beste, bahçesinde eski, tozlu bir sandık buldu. Açtığında, içinde yıpranmış bir kitap ve parıldayan bir anahtar çıktı. Kitapta, 'Sihirli Piyano'nun sırrı yazıyordu. 'Eğer kalbiniz müzikle doluysa ve bu anahtarı piyanonuzun üzerine koyarsanız, piyano sihirli bir hale gelecektir.' Beste heyecanla anahtarı piyanosunun üzerine koydu ve kitabı okumaya başladı. Kitapta, müzikle renkler yaratabileceği ve dünyayı müzikle doldurabileceği yazıyordu. Beste hemen piyanosunun tuşlarına dokunmaya başladı. İlk notasıyla, çiçekler kırmızıya döndü. İkinci notasıyla, gökyüzü maviye büründü. Her nota, dünyayı daha da güzel ve renkli hale getiriyordu. Beste, tüm gün piyanosuyla oynadı ve dünyayı müzikle renklendirdi. Çocuklar onun müziğiyle dans etti, kuşlar onun şarkılarıyla cıvıldadı, ve tüm dünya onun müziklerinin büyüsüne kapıldı. Beste öğrendi ki, en büyük hayaller bile, inanç ve azimle gerçekleşebilir. Sihirli piyanosu, sadece bir piyano değildi, onun müzikle dolu kalbinin bir yansımasıydı.