Duvarlarının gökkuşağı resimleri ile dolduğu, ışıl ışıl parlayan ve bilgi yuvası olan küçük bir ilkokulda Berkcan adında bir çocuk varmış. Berkcan, okulu çok sever ve okulda öğretmeninden yeni şeyler öğrenmekten keyif alırmış. Her gün koşa koşa okula gider ve en öndeki sırasına oturur, öğretmenini dinlemeye başlarmış.
Sınıf arkadaşları ve öğretmeni de Berkcan’ı çok severlermiş. Fakat Berkcan, hijyen kurallarına uymadığı için öğretmeni ve ailesi bu duruma çok üzülüyormuş. Sabahları yüzünü yıkamadan kahvaltı sofrasına oturuyor ve annesi her seferinde onu uyarmak zorunda kalıyormuş. Okulda da tuvalete gittikten sonra hep arkadaşları onu ellerini yıkaması için uyarıyormuş. Yemekten sonra da dişlerini fırçalamıyor ve çöpleri çöp kutusuna değil yerlere atıyormuş.
Berkcan’ın ailesi, arkadaşları ve öğretmeni ona hijyen kurallarını öğretmek için çeşitli yollar deniyormuş ama ne olursa olsun Berkcan bu alışkanlığı bir türlü kazanamıyormuş. Berkcan da bu durumdan memnun değilmiş. Ama bu kuralları aklında tutmak ona çok zor geliyormuş ve sürekli unutuyormuş.
Bir gün Berkcan’ın öğretmeninin aklına bir fikir gelmiş. Hemen annesini okula çağırmış ve fikrini Berkcan’ın annesine de anlatmış. Berkcan’ın hijyen kurallarını unutmaması için ona bu konuyla alakalı bir sorumluluk vermeleri gerektiğini söylemiş.
Berkcan’a bir ödev verecekmiş ve ailesi de bu ödevi evde yaptırmaya devam edecekmiş. Çünkü Berkcan ödev yapmayı çok seviyormuş. Öğretmeni, annesiyle konuştuktan sonra hemen sınıfa gitmiş. Sınıftaki bütün öğrencilere dönerek “Sevgili çocuklarım, bundan sonra her hafta aranızdan birine çeşitli konular ile ilgili ödevler vereceğim. Günlük hayatta işimize yarayacak konular olacaklar. Böylece hem bir şeyler öğrenmiş olacağız hem de sizler bunları yaparken çok eğleneceksiniz.
Böyle bir ödev yapmak ister misiniz?” diye sormuş. Çocuklar hep bir ağızdan “Evet!” diye bağırmışlar. Berkcan, yeni bir şeyler öğrenecek olmanın heyecanı ile sormuş “Öğretmenim ne yapacağız?” Öğretmen hemen cevap vermiş “İlk haftanın sorumlu öğrencisi sen olmak ister misin Berkcan? İlk konumuz hijyen kuralları olacak.” Berkcan artık kuralları öğrenmeye kesin kararlı olduğu için hevesle “İsterim öğretmenim.” Demiş. Öğretmeni de yapacaklarını anlatmaya başlamış. “İlk önce bütün hijyen kurallarını defterine not edeceksin.
Sonra da bunları sınıftaki herkese anlatacaksın. Ama bunu anlatırken farklı uygulamalar da yapmalısın. Onları sana bırakıyorum. Ailenden yardım alabilirsin.” Deyince Berkcan hemen ödevini defterine not etmiş. Öğretmeni de artık Berkcan’a hijyen kurallarını öğretebileceği için çok mutlu olmuş.
Berkcan bütün bir hafta ödevi hakkında düşünmüş. Annesi, ona yardım eden ilk kişi olmuş. Annesinin önerisini dinlemiş. Önce banyo dolabının üzerine “Dişlerini fırçalamayı unutma!” yazan bir kağıt yapıştırmış. Kendi odasına gitmiş ve kıyafet dolabının hemen yanına “Yüzünü yıkamayı unutma.” Yazısını kondurmuş. Yemek masalarının üzerine ise “Yemekten önce ellerini yıkamalısın.” Yazan bir not bırakmış. Böylece Berkcan kısa süre içerisinde ev içindeki hijyen kurallarını öğrenmiş. Ama öğretmeni ve sınıf arkadaşları için de bir şeyler yapması gerekiyormuş. Berkcan, annesinin verdiği fikirden yola çıkarak bir şeyler yapmaya karar vermiş.
Ertesi sabah okula gitmiş. Çöp kovasının üzerine büyük harflerle “Lütfen çöplerinizi bu kovanın içine atın.” Yazılı bir kağıt bırakmış. Kendi sırasına ve arkadaşlarının sıralarına “Çöplerinizi sıranın altında bırakmayın lütfen.” Yazan küçük kağıtlar yapıştırmış.
Fakat bu kadar yeterli değilmiş. Hemen tuvalete doğru gitmiş. Lavaboların duvarlarına ve kapılara “Lütfen ellerinizi yıkamayı unutmayın.” Yazan not kağıtları yapıştırmış. Bu yaptığı ödevden o kadar keyif almış ki bahçeye kadar inmiş ve okulun renkli duvarlarına uygun renkli kağıtlara “Çöplerimizi çöpe atalım, bahçemizi koruyalım.” Yazan bir slogan asmış. Berkcan’ın son bir fikri daha varmış fakat bunun için öğretmeninden izin alması gerekiyormuş. Hemen sınıfa koşmuş.
Öğretmeni gelince evde yaptıklarını anlatmış ve sınıfa astığı notları göstermiş. Bahçe ve tuvalete yapıştırdığı notları da gören öğretmeni Berkcan’ın ödevini çok beğenmiş. Tam bu sırada Berkcan parmak kaldırarak söz istemiş. “Öğretmenim, ödevimin bir parçası daha var.
Gösterebilir miyim?” Öğretmeni heyecanla cevap vermiş. “Tabi ki gösterebilirsin Berkcancığım.” Berkcan hemen çantasından kocaman ve birkaç tane çöp poşeti çıkarmış. Hemen anlatmaya başlamış. “Öğretmenim, bende bahçeye attığımız çöpleri de kendimiz toplamalıyız. Bu yüzden herkese bir çöp poşeti getirdim. Aşağıya inip çöpleri toplayabilir miyiz?” Bunun üzerine sıra arkadaşı Damla söz almış. “Öğretmenim, neden başkasının attığı çöpleri biz topluyoruz ki?” diye sormuş. Berkcan ise öğretmeninden Damla’ya cevap vermek için izin istemiş ve şöyle demiş “Evet, çöpleri bahçeye kimlerin attığını bilmiyoruz. Ama eğer biz toplarsak bir süre sonra diğer sınıftakiler de toplar. Biz, örnek olmalıyız.”
Öğretmeni Berkcan’ın bu davranışını ve cevabını çok sevmiş. Bütün sınıf öğretmenleri ile birlikte bahçeye inmiş ve yerdeki çöpleri toplamışlar. Gerçekten de Berkcan’ın dediği gibi olmuş. Onları gören herkes yardım etmeye başlamış. Bir süre sonra bahçe tertemiz olmuş ve Berkcan kendisiyle gurur duymuş.
Karne günü gelip çatmış. Berkcan, çok güzel notlarla sınıfını geçmiş. Hijyen Kurallarını artık biliyor ve hep uyguluyormuş. Öğretmeni de kendisine “Temizlik Farkındalığı Ödülü” yazan bir belge vererek onu tebrik etmiş. O günden sonra Berkcan hijyen kurallarını hiç unutmamış.
Bu metin kocamanbisite.com için özel olarak yazılmıştır. Ticari maksat taşıyan tüm diğer dijital ortamlar ve basılı mecralarda kullanımı, kopyası, atıfı yasaktır. Eğitim maksatlı kullanım için her bir içeriğe yönelik izin alınması zorunludur. İzinsiz kopyalamanın tespiti durumunda uyarı verilmeksizin hukuki yollara başvurulacaktır.