Müziksiz bir hayat düşünmek zor. Küçük yaştan itibaren müzik bir şekilde hepimizin hayatına dahil oluyor. Birçok çocuk henüz konuşmayı öğrenmeden duyduğu melodilerle dans ediyor veya çeşitli seslerle bu melodilere eşlik etmeye çalışıyor. Daha ileriki dönemlerde de günümüzde pek çok aile çocuğunun müzikle ilgilenmesini istiyor. Ve bu noktada da kafalarında doğru yaş veya doğru enstrüman gibi konularda soru işaretleri oluyor.
Şüphesiz, enstrüman eğitimi profesyonel olsun veya olmasın, herkesin hayatında olması gereken bir kavram. Özellikle küçük yaşta enstrüman eğitimine başlamanın kanıtlanmış birçok faydasını olduğunu artık bir çoğumuz biliyoruz.
Müzikle ne kadar erken tanışırsak ve çocuklarımızı müzik eğitimine ne kadar erken başlatırsak, enstrüman ile geçirilecek süre o kadar fazla olacaktır ve bu doğrultuda geleceğimiz seviye de o kadar ileri olacaktır. Özellikle piyano ve keman gibi sağlam bir temel isteyen enstrümanlarda çocukları erken yaşta bir eğitime başlatmak, çocukların enstrümanları ile bütünleşmesi ve tutuş, pozisyon, kas hafızası gibi pek çok teknik konu sağlıklı gelişimi açısından çok büyük önem taşır.
Gelelim müzik eğitimindeki erken yaştan kastımızın ne zaman olduğuna. Müzik eğitimine başlama yaşı konusunda farklı görüşler olsa da, genel kanı 5-6 yaş grubunun ideal olduğu şeklindedir. Ama tabii ki her çocuğun birbirinden farklı olduğunu ve başlama yaşının motor kabiliyeti, duygusal gelişim gibi birçok faktöre bağlı olduğunu göz önünde bulundurmamız gerek. Dolayısı ile bu noktada profesyonel bir müzik eğitmeninin görüşünü almak büyük önem taşıyor.
Ne yazık ki geçmiş yıllarda Türk toplumu içerisinde, “çocuğum müzikle ilgilenirse derslerinden geri kalır” görüşü hakimdi. Bu düşünce oldukça yanlış ve günümüzde büyük ölçüde aşılmış durumda. Müzik, çocuğun içine gömüldüğü yoğun ders ve ödev döngüsünden kurtulup motive olmasını ve kendini daha iyi ifade etmesini sağlar. Çünkü çocuk müzikle ilgilendiğinde kendini tanımaya fırsat bulacaktır. Bunlara ek olarak tabii ki saymakla bitmeyecek birçok faydası vardır. Bunlardan en önemli olanı, çocukların aldığı müzik eğitimlerinin akademik hayatlarına yansıyan pozitif etkileridir. Müzikle ilgilenmek, çocuğun öğrenmeye daha açık olmasını ve sonraki yıllarda akademik hayatta, matematik ve fizik gibi analitik düşünme gerektiren derslerde daha başarılı olmasını sağlıyor. Notalar, akorlar, armoni ve ritim bilgisi matematiksel bir hesap üzerine kurulu olduğundan müzik eğitimi çocukların gelişimi için oldukça etkilidir.
Çocuklarımızın müzik eğitimine nasıl başlatılacağı hakkında konuşacak olursak, öncelikle bir enstrüman özelinde karar verilmeli ve bu karar alınırken uzman eğitmenlerden yardım alınmalı. Bir ön bilgi olarak çocuklarda müzik eğitiminin uzmanlarca piyano önerisi ile başladığını belirtelim. Yaş aralığı olarak ise, çocuğunuzun müzik eğitimine başlangıcı için 5-6 yaş aralığının uygun olduğunu belirtmiştik. Ancak yine de uzman görüşü ile birlikte bu aralığı çocuğunuz özelinde saptamanız gerektiğini ekleyelim.
Çocukların müzik eğitimine başlarken dikkat etmeniz gereken en önemli nokta ise, çocuğun enstrümana olan ilgisidir. Dolayısı ile çocuğunuzun enstrümanlara karşı olan ilgisini bir süre izlemeli ve hangi seslere karşı duyarlı olduğunu, hangi sesleri sevdiğini gözlemlemelisiniz.
Piyanonun çocuklardaki ilk müzik eğitimi için tercih edilmesindeki sebep, piyanonun fiziksel yapısı dolayısıyla küçük yaşlardan itibaren zorlanmadan çalınabilmesidir. Bunun yanında ses çıkaran tüm “tuşların” göz önünde ve ulaşılabilir olması ses üretimini kolaylaştırır. Örneğin perde ve perdesiz telli çalgılarda ses üretim süreci çocuklar için kavraması daha güçtür ve öğrenme süreci çok sancılı olabilir. Çocuk müzikten soğuyabilir ve belki de çok sevebileceği bir alanı, yanlış başlangıç nedeniyle dramatik bir şekilde tamamen bırakabilir. Buna ek olarak, hangi enstrüman seçilirse seçilsin, devam etmesi için baskı yapmadan, çocuğun isteklerine özen gösterilerek devam edilmesi, sürecin sağlıklı ilerlemesi için çok önemlidir.
Bu durumda ebeveynlere düşen en büyük sorumluluk, bu durum için de çocuğunuz özelinde doğru karar verebilmek için, uzman bir müzik pedagogu veya alanında yetkin bir müzik kursu ile görüşmek ve uzman görüşü ile yola devam etmektir. Bu noktada ebeveyn olarak benmerkezci bir yaklaşımdan uzaklaşıp “çocuğum piyano çalsın istiyorum” fikrinden uzaklaşıp, “eğitmen çocuğumun müziğe olan ilgisini test etti ve uygun enstrümanı belirledi” fikrine ısınmanız, çocuğunuzun müzik geleceği açısından çok sağlıklı olacaktır.
Okul öncesi dönemde özellikle enstrümana başlamanın henüz erken olduğu yaşlarda “Orff Eğitimi” olarak adlandırılan ve küçük yaşlardaki çocukların müzikal gelişimi için oldukça faydalı bir eğitim sürecini de değerlendirebilirsiniz.
Orff eğitimi, Alman besteci Carl Orff’un geliştirdiği bir müzik yaklaşımıdır. Orff öğretim tekniği, müzik, dans, drama, konuşma, hareket temelleri üzerine kurulmuş bir yöntemdir. Daha çok 2-6 yaş grubu çocuklara yönelik hazırlanan bu eğitim süreci, bir müzik temeli oluşturmak adına kullanılan teknik aslında bir “ders” değil “oyun” biçiminde öğretime dayanmaktadır.
Bu eğitim grup dersi şeklinde yapılır ve kendi enstrümanları olduğu gibi çevremizdeki bir çok ses çıkaran objeyi de eğitime dahil edilmesi mümkündür. Ön eğitim olarak da adlandırabileceğimiz Orff Eğitimi, içeriği de göz önünde bulundurulduğunda çocuğunuzu müziğe hazırlarken, buna ek olarak yaratıcılığını geliştirir ve hayata bakış açısını çeşitlendirir.