Bir varmış bir yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde kocaman bir ülke varmış. Bu ülkenin en sıcak köylerinden birinde Keloğlan diye bir çocuk yaşarmış. Köy o kadar sıcakmış ki köylü gündüzleri çalışamaz, dinlenir, gece işlerini yaparmış. Çünkü gündüz dayanılmaz sıcaklar olurmuş. Ama gel gör ki, geceleri de köye devler inermiş. Bu devler insanları kaçırır, çocukları yermiş. O yüzden köylüyle savaş halindelermiş.
Devlerin kasabası ile Keloğlan'ın köyü arasına çit çekmişler, devler çitlerden atlar olmuş. Tuzak kurmuşlar, devler düşmemiş. En sonunda köylüye dev gördüklerinde sopalarla saldırmaktan başka çare kalmamış. Keloğlan bir gün çalışırken arkasından garip sesler geldiğini duymuş. Sonra çok büyük bir gölge hissetmiş. "Bu bir dev olmalı" diye korkarak, hışımla sopasına sarılmış.
Dev, keloğlanın sopasını tuttuğu gibi elinden almış ve kırmış. Korkan Keloğlan çaresizmiş, ne konuşabilmiş ne bağırabilmiş… Dili tutulmuş keleş oğlanın. Sonra dev ona elini uzatmış:
- Ben dost olmaya geldim Keloğlan. Senin namını duydum. Kendi köyümde en başından beri beni iyi olduğum için sevmezler, en sonunda kovdular. Bana yardım et Keloğlan!
Bizim Keloğlan önce inanmamış ama deve baktığında ne kadar yorgun ve halsiz olduğunu anlamış. Evine gidip hemen bir kase aş getirmiş. Dev bir lokmada hepsini yutmuş.
Dev artık tarlada oyukta saklanıp, akşamları Keloğlan'ı bekler olmuş. Keloğlan ona akşam aş getirir, sohbet edermiş. İyi kalpli dev ona tarla işlerinde yardım eder, odun kırarmış. Çok iyi dost olmuşlar. Ancak Keloğlan'ın annesi artık işkillenmiş:
"Bizim Keloğlan her gün kilolarca aş yiyor, ama pek cılız! Var bu işte bir iş!" diyerek Keloğlan'ı takibe koyulmuş. Yol boyunca onları takip edip, sonunda oyuğa ulaşmış.
Keloğlan'ın annesi bütün olan biteni görmüş. Oğlu için endişelenen kadın, koşarak köyün tüccar ve esnafına haber vermiş. Hepsi birlikte sopalarını alıp oyuğa gelmişler. Ancak geldiklerinde devin Keloğlan'a yardım ettiğini, hatta bitkileri suladığını görmüşler. Pek şaşırmışlar.
Her şeyden haberi olan Keloğlan köylüye bakıp gülümsemiş:
"Kimseyi geldiği yere göre yargılamayın köylüler, esas olan kişinin kendisidir."
Köylü devi pek bir sahiplenmiş ve mutlu mesut yaşamışlar.
Bu metin kocamanbisite.com için özel olarak yazılmıştır. Ticari maksat taşıyan tüm diğer dijital ortamlar ve basılı mecralarda kullanımı, kopyası, atıfı yasaktır. Eğitim maksatlı kullanım için her bir içeriğe yönelik izin alınması zorunludur. İzinsiz kopyalamanın tespiti durumunda uyarı verilmeksizin hukuki yollara başvurulacaktır.